Dünyadaki varlığımızın ana sebebi kendi benliğimizdir. Bu benlik, bize yaratılışımızın sonucunda verilmiştir, doğal ve kişiye özgüdür.
Fakat gerek aile yapımızdan gelen travmatik yükler, gerekse anne karnından başlayarak bizi etkileyen (inanç – kültür – aile içi sağlıklı ilişkiler – veya gürültü kavgalı anlar – öğrenim hayatımız – iklimsel coğrafi şartlar ve de ırksal özellikler vb.)
Tüm bu faktörler; Bize ait olan benliğimizin gelişiminde birçok değişimlere sebep olurlar.. Bu değişim ve sakinlikten uzan taşkınlıklar doğan sapmalar ise; Fizik bedenimizde somatik ve psikosomatik hastalıklara sebep olurlar. Yanı sıra, psikolojik olarak da birçok olumsuz duygu ve davranış modellerinin inşaa edilmesine sebep olurlar.
Aile dizimi, psikolojik ekol olma yolunda yeni nesil bir farkındalık yöntemidir.
Geçmişi ve bugünü çarpıcı bir şekilde “anda kalarak” kişinin kendi gerçekliğini görmesine vesile olan ve geleceğini değiştirme (geliştirme) imkanı sunan farklı bir terapi metodudur.
Peki bu nasıl olur?
İnsan dünyaya gelirken ve dünyada yaşarken 3 şekilde etkiler maruz kalır.
1 Doğduğumuzda, Anne Babamız ve onların atalarından bize aktarılan genetik ve psikogenetik yapılar içinde bazı özelliklerle doğarız.. Bu yapılar, sadece bedenimizin oluşmasını sağlamaz. Ayrıca, ilerdeki yaşamımıza; Bizim dünyadaki hayatımızı etkileyen duygu ve eylemlerimize neden olacak bir çok fiziksel-psikolojik hastalık ve davranış bozukluğuna da neden olurlar.
Atalarımızdan sadece gözümüzün rengi ve bedensel şekilleri farklı yetenekleri almıyoruz.. Atalarımızda, gelen yük olarak tanımladığımız “göçler, cinayetler, taciz terk edilme miras hukuksuzlukları” gibi birçok “çözülmemiş-kapanmamış” travmatik olaylar mevcut.. Ve bunlar sonraki nesilleri bir şekilde etkiliyor. Bu geçen yükler bazı aile fertlerinde taşıyıcı olurken bazıları ise bu yüklerin sonuçları ile yüzleşiyor.
2 Anne karnına düşüp Dünyaya geldiğimiz andan itibaren, yetişkin oluncaya kadar geçirdiğimiz süre: Aile sistemi – eğitim kültür – coğrafya ve taciz tecavüz şiddet uygulamaları kültürel ve inançsal baskılar gibi birçok etken benliğimizde birçok derin yaralar ve sapmalara neden olur.
Bu sapmalar ve bu hayatta yaşadığımız travmalar; Kişinin kendi kabiliyeti ile çözülemediğinde, geçmiş atalarımızdan gelen ve sezsizce bekleyen yükler bu travmalarla eşleşiyor ve bizim birçok davranış problemlerine ve hastalıklara maruz kalmamıza sebep oluyor.
3 Hayatımızı etkileyen diğer etken ise; kendi yetişkin alanımızdır.. Bu alanda, artık kendi birikimlerimizle oluşturduğumuz ve kendi bağımsız kararları aldığımız bir hayat mevcuttur. Ne yazıkki Atalardan gelen yükler ve kendi yaşamımızdan gelen birçok travma bu düzlemdeki kararlarımızı ve seçimlerimizi etkiliyor.
Aile dizimi terapi yöntemi; Yaşamımızı etkileyen bu unsurları görmemizi sağlayıp, bireyi “bilinçli ve bilinç dışı” yapısıyla yüzleştirip, farkındalığını bizzat yaratarak, pozitif yönde değiştirmeyi amaçlar.
Aile dizimi bireysel yapılan farklı bir terapi yöntemidir.
Aile dizimi grup çalışması ise bir workshop çalışmasıdır.
Bu workshop çalışması, kişinin kendi benliğinde bulunan “gerek atalarından gelen yüklerin, gerekse kendi yaşamından gelen travmaların” neden olduğu yalın bir bakış açısı edinmesini sağlayan ve geleceğini olumlu bir hayat felsefesi ile şekillendirme imkanı veren bir farkındalık çalışmasıdır.
Bu terapi yöntemi mutlaka Tıp Doktoru veya Psikolog gibi Tıbbı eğitim almiş kişilerce uygulanmalı – yönetilmelidir.. Bunlarla birlikte, bu yetkin kişiler, Aile Dizimi Terapi eğitimlerini tamamlamış olmalıdır. Tıb alanındaki diğer metotlarla kendini geliştirmiş olan “melek profesyoneli” diyebileceğimiz kişiler tarafından yapılmalıdır.
Aile dizimi terapisindeki amaç; Grup çalışması sırasında kendi gerçekliği ile yüzleşen danışanın “sarsılan benliğini tekrar yapılandırarak” onu huzur ve mutluluğa kavuşturmaktır. Sonrasında da, gelecekte sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlayacak bir düzleme oturtmaktır.
Gerekli görülürse, bireysel terapilerle bu devamlılık sağlanabilir.
Terapist danışanını korumalı, onun için en iyi olanı niyet etmeli, mahremini ise sadece kişinin kendi farklındalığına sunmak üzere çaba harcamalıdır.
Grup çalışması, saydam ve komün bir terapi alanı degildir.
Terapist bu konuda oldukça deneyimli olmalı, olaylara tarafsız bakabilmeli ve duygu üstü bir bir konumda olmalıdır. Yani terapist kendini de iyileştirmiş ve dengeli olmalıdır. Terapist, danışanın kendi matriks alanından (bilgi alanından) gelen bilgiye bağlanır ve danışan için en iyisini niyet eder.
Aslında terapiyi yapan terapist değil bilgi alanıdır. Eğer terapist, eğitimli deneyimli ve bilgili degilse, kişi kendi gerçekliğinden uzaklaştığı gibi, terapiyide red eder. Terapist deneyimli nötr ve eğitimli ise danışan için en iyisi olur.
Hiçbir aile dizimi birbirine benzemez, bu yüzden terapist de dizim çalışması sırasında gerçekleşen olaylardan danışan kadar etkilenir.. Deneyimler ve öğrenmeye devam eder.
Gerçek bir terapist, aile dizim çalışmasını asla önceden tasarlamaz. Danışan kadar terapist de tüm süprizlere açık olmalıdır.